Mali teftiş ertelendi

Uzun ve çetin seçim kampanyasının yorgun düşürdüğü Başbakan ve Maliye Bakanı doktor raporuyla istirahata çekildi. Hekimler Başbakan Antonis Samaras’a geçirdiği göz ameliyatının ardından Brüksel’e uçuş izni vermedi. Maliye Bakanı Rapanos da fenalık geçirdiği için daha başlamadan görevinden istifa etti. Zirvedeki zafiyet Avrupa Birliği’nin (AB) Yunanistan ile ilgili programını altüst etti.

Hafta başında Avrupa Birliği Komisyonu, Uluslaarası Para Fonu ve Avrupa Merkez Bankası uzmanlarından oluşan troykanın Yunan Maliye Bakanı'yla birlikte ülkenin mali envanterini çıkarması öngörülmekteydi. Seçim kampanyası sırasında Yunanistan’ın ekonomik ve mali durumunun daha da kötüleşmiş olmasından endişe ediliyor. Troyka, Başbakan ve Maliye Bakanı'nın rahatsızlıkları dolayısıyla mali döküm çıkarmanın anlam taşımayacağına hükmederek hayati buluşmayı bir hafta erteledi.

Ortakları Atina'dan eylem bekliyor

Basın konferanslarında da gazetecilerin sorularını yanıtlamak Yunan kabinesinin arka plandaki üyelerine düşüyor. Kalkınma ve Altyapı Bakanı Kostis Hacıdakis olumsuz havanın bir an önce dağıtılması gerektiğinden, Yunanistan’ın işe sıfırdan başlamasının kaçınılmazlığından ve ekonomik düzelme olmadığı takdirde bütün çabaların boşa gideceğinden söz ediyor.

Yunanistan’a yardım eden ortakları artık beyan ve çağrılarla yetinmek niyetinde değil. Kurtarma paketine para akıtan ülkeler yeni hükümetin programında, Atina yönetiminin taahhüt ettiği tasarruf programıyla bağdaşmayan hususlara rastladılar. Yeni koalisyon emekli aylıklarına zam yapmaktan, işsizlik yardımı ödeme süresinin uzatılmasından ve kamu görevlilerinin sayısında daha az indirim yapılmasından söz ediyor. Hükümet programındaki bu esasların önce sıkı pazarlıkla AB’ye kabul ettirilmesi gerekiyor. Maliye Bakanı Rapanos’un çalışacak durumda olmayışı Brüksel kadar Atina’yı da zor duruma soktu.

'Eski tas, eski hamam'

Yeni bir başlangıç yapıp krizle mücadelede belirgin ilerleme kaydedilmesini arzulayan Yunan halkı da durumdan memnun değil. Seçimden hemen sonra olumsuz ve eleştiri dolu sesler yükselmeye başladı. Atinalı işsiz Nikos Tsouvalakis gibi düşünenler az değil. Tsouvalakis, 'Hiçbir değişiklik görmüyorum. Söyledikleriyle yaptıkları birbirini tutmadığı için al birini vur birine. Sözde yeni yöneticiler değil miydi bu belayı başımıza saranlar? Şimdi gene hükümet oldular. Bunlarla hiçbir şey düzelmez, aksine daha da beter olur', diyor.

Atina’da endişeli bekleyiş sürüyor. Halk, Başbakan ile Maliye Bakanı'nın iyileşmesini ve troykanın ertelenen ziyaretini bekliyor. Mali uzmanlar bu havayı dağıtmak için hafta başında nispeten olumlu bir haber yaymaya başladı. Yatırımcının güven kazanmaya başladığını ve parasını yeniden Yunan bankalarındaki hesabına yatırdığını söylüyorlar. Kim bilir, Yunanistan’ın hasretle beklediği düzelme belki de başlıyordur.

Tencere dibin kara

Euro krizinde ağırlığını koyan Almanya’nın, tasarruf ve reform taahhütlerinden taviz vermemesi şartıyla Yunanistan’a yardım edilmesine yanaşması, krizi azdıracağından endişe eden ABD’nin tepkisini çekti. Başkan Barack Obama'nın, Berlin yönetimine yönelttiği eleştiriler karşılıksız kalmadı. Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble, İkinci Alman Televizyon Kanalı ZDF'e verdiği demeçte Obama'nın eleştirisini şu sözlerle geri çevirdi: 'Sayın Obama asıl Amerikan bütçe açığını azaltmanın yollarını arasın. ABD'nin açığı Euro Bölgesi'ninkinden fazladır. Başkasına akıl vermek kolay.'

© Deutsche Welle Türkçe

Martin Lehmann/Ahmet Günaltay

Editör: Hülya Köylü