1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Işığa hükmedenler

11 Ocak 2013

Hızla gelişen dijital teknolojinin sevindirdiği tasarımcıların başında ışık sanatçıları geliyor. Programcı, mühendis ve elektrik teknisyeni gibi farklı disiplinlerden gelen uzmanlar yeni sanat dalını sevdiriyor.

https://p.dw.com/p/17Hpd
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Londra'da gece. Belirsiz bir cisim Thames nehri üzerinde seyrediyor. Yoksa bir başka gezegenden ziyaretçimiz mi var? Hayır, ışık tasarımcıları en yeni ve en büyük projelerini uyguluyor.

Nesneyi uçan daireye ya da uzay gemisine benzetenler oluyor. 15 metre uzunluğundaki bu uçan nesne, gerçekte bir video oyunun reklamını yapıyor. Hatta uçuş için polisten Thames'in bir kısmının kapatılması sağlanmış. ‘Londra semalarında uçan nesne', 5 yıldır ışık tasarımı yapan Cinimod Studio isimli ekibin bir projesi.

Garip projeler

Ekibe 35 yaşındaki Dominic Harris liderlik yapıyor. Harris, "İlk bakışta biraz garip gelebilecek projeler üstlenmeye alışkınım. Beni motive eden biraz da bu oluyor. Ama bu proje çok daha farklı noktalara, saçma ve gülünç boyutlara varıyor. Aslında olmaması gereken, buna rağmen müşterisini bulduğumuz bir proje" diyor.

Uçan nesnenin ağırlığı 3,2 ton. Bir helikopter tarafından taşınıyor. Karmaşık manevraların üstesinden gelebilmesi için Norveç'ten deneyimli bir pilot getirtildi. Ekibin bu proje üzerindeki çalışması 5 ayı buldu.

16 kişilik ekip, ürün tasarımcıları, programcılar, mühendisler ve elektrik teknisyenlerinden oluşuyor. Dominic Harris'in kendisi bir mimar. Bir odanın ışıklandırmasından kamuya açık alanlarda interaktif aydınlatma sistemlerine, birçok farklı disiplinden gelen ekibin deneyim ve birikiminden faydalanılıyor.

Işık tasarımcıları iş başında

“Işıkla çalışmak için bundan daha ilginç ve büyüleyici bir dönem olamazdı herhalde” diyen Dominic Harris, heyecanını, “Tamamen dijital seviyeye geçiş yapmak üzereyiz. En küçük piksel ve ışık zerresine dahi yön verebilmek, tasarımcı olarak bizlere muhteşem olanakların önünü açıyor" sözleriyle ifade ediyor.

Dominic Harris bazı sanatsal çalışmalarını tanıtıyor. Teknoloji, onun için hep mekânları yeniden tasarlayacağı ya da ışıklı unsurlarla donatacağı bir araç konumunda.

Taklitler de orijinaller kadar değerli

Harris, "Bu projeleri benim açımdan bu kadar cazip ve özel kılan, teknolojinin son merhalede görünmez hale gelmesi. Sonunda hafızalara yerleşen belli belirsiz bir anı oluyor" diye konuşuyor.

Dominic Harris'in saygın Victoria ve Albert Müzesi'nde 2012 yılının eylül ayında açtığı sergi, "Işığı Gezdir" başlığını taşıyor.

Sosyal sorumluluk boyutu da var

Vücut ısılarından belirlenen ziyaretçiler, raylar üzerinde ilerleyen bir aydınlatma sistemiyle takip ediliyor. İzleyici, çoğu zaman enstalasyonun bir parçası ve yaratma sürecine katkı sağlıyor.

Seramik sanatına yeni boyut

Peru'nun başkenti Lima'daki stadyumda kurduğu sistem, ekibin en büyük projelerinden biriydi. Işıklandırma sistemi, taraftarların coşkusunu stadyum dışına yansıtıyor.

Dominic Harris, yaptıkları işin bir tür sosyal sorumluluk gerektirdiğinin farkında olduklarını kaydediyor. Harris, “İşimiz mekân ve yüzeyleri sadece aydınlatmak olmamalı. Burada tasarım faktörü öne çıkıyor. Kent manzarasının nasıl geliştirileceği, nasıl algılanacağı konusunda ışık tasarımcıları etkin bir rol oynamalı" diyor.


© Deutsche Welle Türkçe

DW/MD/NH/EC