1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türk-Alman Üniversitesi için geri sayım başladı

30 Temmuz 2010

Türk-Alman Üniversitesi'nin temeli sonbaharda Türkiye'yi ziyaret edecek olan Almanya Cumhurbaşkanı Wulff tarafından atılacak. DAAD Genel Sekreteri Bode, Türk gençlerine Avrupa’nın kapılarını açmak istediklerini söyledi.

https://p.dw.com/p/OXLx
Alman Akademik Değişim Servisi (DAAD) Genel Sekreteri Dr. Christian BodeFotoğraf: Lichtenscheidt/daad

Türk-Alman Üniversitesi'nin temeli sonbahar aylarında Türkiye'yi ziyarete gelecek olan Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff tarafından atılacak. Devlet Üniversitesi statüsünde eğitim verecek olan Türk –Alman Üniversitesi’ne Almanya akademisyen desteği yapacak ve müfredatın hazırlanmasında yardımcı olacak. Üniversitenin ana eğitim dili Almanca olacak. Almanya adına üniversitenin kuruluşu, işletilmesi, öğrenci alımı ve finansmanı ile teknik görüşmeleri yürüten yetkililerden Alman Akademik Değişim Servisi (DAAD) Genel Sekreteri Dr. Christian Bode DW Türkçe Servisi'nden Değer Akal'ın sorularını yanıtladı.


Hafta başında Devlet Bakanı Cornelia Pieper, Türkiye’de Türk-Alman Üniversitesi’nin hazırlık çalışmalarına ilişkin temaslarda bulundu ve projede önemli bir aşamaya gelindiğini açıkladı. Bize gelinen aşamayı aktarır mısınız?


Gebäude des DAAD in Bonn
Fotoğraf: Alexandra Jarecka

Bode: Biz aslında uzun zamandır bu proje üzerinde çalışıyoruz. En az iki yıl oldu diyebiliriz. İki yıl önce hükümetler arası bir anlaşma imzalandı, şimdi bir kuruluş yasası da mevcut. Bu Alman ortaklığıyla bir Türk devlet üniversitesi olacaktır ve şimdi Türk tarafının kurucu rektörü atamasını bekliyoruz. Bu süreç şu sıralar işlemektedir ve yakında sonuçlandırılmasını umuyoruz. O zaman da dekanlar da belirlenecektir ve böylelikle içeriğe ilişkin konuları görüşebileceğimiz muhataplarımız da olacaktır.

Üniversitede hangi alanlarda eğitim ve öğretim verilecek, kurulacak fakülteler belirlendi mi ve bu üniversite hangi branşa ağırlık vermeyi planlıyor?


Bode: Bu konuya ilişkin fikirler oluştu. Biz Alman tarafı olarak bir memorandumda bu fikirlerimizi ortaya koydu. Ayrıca kuruluş yasasında da belirtildiği gibi mühendislik bilimleri ve fen fakülteleri, kültür, sosyal ve ekonomi alanında fakülteler olacak. Yani tıp hariç neredeyse tüm önemli alanları kapsıyor. Mutlaka mühendislik bilimlerine özel bir ağırlık verilecektir.

Alman Bakan Pieper Türk-Alman Üniversitesi’nin 2011/2012 güz döneminde eğitime başlayabileceğini duyurdu. Kesin bir tarih belirlenmiş gibi görünüyor. Eğitim öğretim dönemine tam olarak ne zaman ve ne şekilde başlanacak?

Bode: “Bu ne zaman işe girişebileceğimize bağlı gerçekten de. Bugünden yarına üniversite kurulamıyor ama iyi ön hazırlıklarımız var. Bizler mutlaka yaz okulları, seminerler, workshoplarla ve özellikle öğretim kadrosunun eğitilmesiyle başlamak istiyoruz. Şimdiden kısmen yapılıyor. Önümüzdeki yıl hazırlık Almanca derslerini başlatmak istiyoruz. Eğer mümkünse de önümüzdeki kış sömestrinde yani bir yıl içerisinde artık tam anlamıyla eğitimi başlatmayı hedefliyoruz.


Peki bu üniversitede sadece Türk öğrenciler mi okuyacak yoksa üniversitenin daha çok uluslararası bir niteliğe sahip olması mı hedefleniyor?


Bode: “Bu bir Türk devlet üniversitesi ve öncelikle Türk öğrenciler için hizmet verecek. Ancak tabii ki Türkiye’de Alman okullarında okumuş ve Almanca öğrenmiş ya da Almanya’da eğitim almış ve yaşamlarının bir bölümünü burada geçirmiş olanların yanısıra bu üniversitenin uluslararası nitelikte bir üniversite olması hedefleniyor. Bu Alman öğrencilerin de kabul edilmesi anlamına geliyor. Tüm üniversite eğitimlerini burada tamamlamaları gerekmiyor. Daha kısa süreli değişim programları da var. Ama başka ülkelerden de öğrenci gelmesini bekliyoruz. Bu günümüzde kaliteli bir üniversite eğitiminin bir parçası.”


İlk aşamada kaç öğrenci hedefleniyor?


Bode: “Hedef rakamlar konusunda görüşmeler sürüyor. Ama ilk aşamada 5 bin öğrenci öngörülüyor. Türk tarafı ise 12 bin öğrencilik bir hesaplama yapıyor. Planlamalarda gayet tabii ki ileriye yönelik daha geniş rakamlar öngörülüyor.”


Peki Almanya’nın bu şekilde destek verdiği başka ülkelerde de benzer üniversiteler var mı?


Bode: “Benzer örnekler var. Mesela Alman-Vietnam ortak üniversitesi kurulması yönünde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ürdün’de ve Mısır’da da benzer nitelikte üniversiteler var. Bunlar bu konuda tecrübeli olduğumuzu ortaya koyuyor. Bu projelerin hiçbiri ticari amaç gütmüyor. Hedef para kazanmak değil. Hedef her iki tarafın da yarar sağlaması amacıyla işbirliğini geliştirmek.


Genç üniversite adaylarına nasıl bir mesaj vermek istersiniz? Bu üniversitede okumak onlar için nasıl bir açılım sağlar?


Bode: “Bizler Türk-Alman Üniversitesi’nin çok iyi ve dünya çapında bir eğitim vermesini hedefliyoruz ve bu konuda kararlıyız. Çok başarılı Alman üniversitelerini ortaklığımıza dâhil etmeyi başardık. Bizler özellikle Türk öğrencilerin çok nitelikli bir eğitim yoluyla ve Alman diliyle birlikte hem kültürlerarası bir nitelik kazanmalarını sağlamak istiyoruz hem de öğrencilerin Almanya’ya ve Almanya’dan da Avrupa’ya açılımlarını sağlamak istiyoruz. Çünkü nihayetinde yol Türkiye’yi Avrupa’ya taşımalıdır.


© Deutsche Welle Türkçe


Söyleşi: Değer Akal

Editör: Beklan Kulaksızoğlu