1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Petrol kaçakçılığıyla halife devletine

30 Eylül 2014

Terör örgütü IŞİD, şeriat kanunlarının gölgesinde kârlı ticarî işlerini sürdürüyor. IŞİD militanları petrol alanlarını işgal ediyor, çıkarılan petrolü işleyip satıyor. Peki, örgüt elde ettiği parayla ne yapıyor?

https://p.dw.com/p/1DNtC
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Katar ve Suudi Arabistan’daki terör örgütü yandaşlarının milyonluk mali yardım yaptıklarına dair raporlar son haftalarda sıkça duyuluyor. Her iki ülkenin hükümetleri bu iddiaları reddediyor. Ancak IŞİD teröristleri farklı gelir kayanaklarına da el atmış durumdalar. Şantajla fidye alıyorlar, sanat eserlerinin ticaretini yapıyorlar, vergi ve yol kullanma ücreti kesiyorlar. IŞİD militanlarının emlâklara da el koyduğu bildiriliyor.

En kârlı iş petrol ticareti

Ancak IŞİD’in en kârlı işinin petrol ticareti olduğu belirtiliyor. Örgütün, Suriye ve Irak'taki bazı petrol bölgelerini kontrolü altına aldığı bildiriliyor. Barcelona Uluslararası İlişkiler Merkezi'nden Eckart Woertz konuya ilişkin şu bilgileri veriyor: “IŞİD denetimi altında günde 50 bin varil ile en fazla Suriye'de üretim yapılıyor, Irak’ta ise günde 30 bin varil üretiliyor. Tabii dünya piyasasındakinden daha düşük fiyatlara satabiliyorlar. Satışlarda belirli bir indirim yapmaları da gerektiğinden, Suriye petrolünden gelirin günde yaklaşık 2 milyon dolar, Irak’taki petrol üreteminden ise günde 1 milyon 200 bin dolar gelir sağlandığı saptanıyor.”

Üretilen petrolü hangi ülkeler satın alıyor?

Uzman Eckart Woertz şunları söylüyor: “1990’lı yıllardan bu yana Irak’a çok uluslu BM yaptırımları nedeniyle artık neredeyse meşrulaşmış bir petrol hırsızlığı olduğunu bilmek durumundayız. Irak rejimi Saddam Hüseyin döneminde Batılı firmalara rüşvet veriyordu. İşte daha önce kullanılan bu iletişim ağının şimdilerde de kullanılması gündeme gelebilir. Üretilen petrolün büyük bir kısmı Irak, İran ve Türkiye üçgenindeki bölgede satışa sunuluyor.”

'Türkiye sınırı daha iyi denetlenmeli'

Petrollerin bir kısmının da aracılar vasıtasıyla Irak vilayeti Anbar üzerinden Ürdün’e sevk edildiği bildiriliyor. Peki, petrol hangi yollardan satışa çıkartılıyor? Barcelona Uluslararası İlişkiler Merkezi’nden Eckart Woertz’e bir kez daha kulak veriyoruz: “Çoğu kez petrol kamyonlarla sevk ediliyor; resmi boru hatları üzerinden ya da sahte motorin v.s. satılan uydurma rafineriler üzerinden yapılmıyor. Bu çerçevede Türkiye sınırının daha sıkı denetimi kolaylık sağlayabilirdi.

IŞİD, petrol geliriyle neleri finanse ediyor?

IŞİD'in elde ettiği bu paralarla neleri finanse ettiği de bir başka soru. IŞİD şu sıralarda daha fazla silah ve mühimmat ve militanlarına ödenek için bu paraları kullanıyor. Buna paralel olarak IŞİD, Suriye’de amaçladığı halife devletinin alt yapısı için de finansal yatırımda bulunuyor. Örgüt Suriye’de yol, medrese, yakın mesafe toplu taşımacılığı gibi alt yapı tesislerine de para akıtıyor, ayrıca gıda maddelerini sübvanse ediyor, borçlu vatandaşların borçlarını kapatıyor.

Dünya petrol piyasası bu gelişmelerden ne ölçüde zarar görüyor?

IŞİD henüz Irak’ın güneyindeki devasa petrol yataklarını ele geçirmiş değil. O bölgede ülkenin en büyük petrol rezervleri bulunuyor. Terör örgütü kuzeydeki büyük petrol yataklarını da henüz işgal etmiş değil. IŞİD, elindeki petrolü satabilmek için bunu dünya piyasalarındakinden daha ucuza vermek ve ek indirim yapmak durumunda. Uzmanlar dünya petrol piyasalarında açılan zararın çok az olduğunu, IŞİD'in elindeki petrolün dünya piyasalarına giriş yapmasının çok olası olmadığını belirtiyorlar.

Amaç: IŞİD'in para trafiğini engellemek

ABD liderliğindeki IŞİD karşıtı çok uluslu koalisyon, terör grubunun petrolü işlemek üzere kullandığı rafinerileri bombalıyor. Buradaki hedefin para trafiğini engellemek olduğu belirtiliyor. Ancak IŞİD'in eline daha büyük petrol yataklarının geçmesi durumunda, örgütün günlük petrol üretimini artırması, dolayısıyla daha fazla kazanç sağlamasının mümkün olabileceğine dikkat çekiliyor.

©Deutsche Welle Türkçe

Diana Hodali