Nesilleri buluşturan evler

Tina Arndt tek başına yaşıyor ve 72 yaşında ancak asla yalnız sayılmaz. Çünkü pek çok yaşıtının aksine yaşlılar yurdunda ya da tek başına yaşamıyor. Arndt, Bonn'da hayata geçirilen "Amaryllis" adlı bir ortak konut projesinin üyesi. Bu sitede yaşam bir nevi geniş aileleri hatırlatıyor ancak herkesin kendine ait bir dairesi var. Üç farklı nesil aynı çatı altında yaşıyor ve mümkün olduğu kadar birbirlerini destekliyorlar. Otomobiller bile ortak kullanılıyor.

Projeyi yedi yıl önce öğrenen Arndt, hemen oraya dâhil olması gerektiğini düşünmüş: “Daha 40 yaşındayken, ortak ikamet düşüncesini içeren gruplar kurmaya çalışmıştım. Ancak projeler her zaman başarısız oldu. Yedi yıl önce aklıma internette ‘yaşlılıkta ikamet‘ hakkında ne tür girişimler var diye bakmak geldi ve hemen Amaryllis'e rastladım.“

Gerd Hönscheid-Gross, projenin kurucuları arasında. Hönscheid-Gross, konutları kendilerinin inşa ettiğini, herhangi bir idare ya da yatırımcı olmadığını söylüyor. Peki, sitede kimler yaşıyor?

Gross, “Sakinlerimizin üçte biri 40 yaşın altında çocuklu, yalnız yaşayan ya da aileleriyle birlikte yaşayanlardan oluşuyor. Geri kalan üçte biri 40 ile 60 yaş arası kişiler, diğer üçte biri ise 60 yaşın üzerindekiler“ diyor.

Çalışma grupları oluşturulmuş

Sadece inşaat değil, günlük yaşamı da kendileri idare ediyor. İşlerin yolunda gitmesi için yetişkinlerin görev aldığı çalışma grupları oluşturulmuş. Projeye büyük ilgi olması nedeniyle basının sorularıyla ilgilenen bir çalışma grubu da kurulmuş. Bonn'daki sitede yaklaşık 50 yetişkin ve 20 çocuk yaşıyor. Gençler yaşlılara, yaşlılar da gençlere yardımcı oluyor. Tina Arndt, yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Güzel olan tarafı insan benim gibi vaktinin çoğunu evde geçirse de biriyle konuşma isteği duyduğumda, balkona çıkıyorum ve kısa bir süre sonra birinin geçeceğini ve ayaküstü sohbet edeceğimizden emin oluyorum. Bu konuşma sıklıkla önemsiz bir şey değil, daha ziyade çok enteresan bir sohbet oluyor. En çok hoşuma gidense benim için önemli olan sadece yaşlılar değil, insanın gençlerden de sorunlar hakkında vs pek çok şey öğrenmesi. Bazen önceden nasıl yaşıyorduk diye soruyor insan.”

Almanya'da büyük anne ya da babanın çocuk ve torunlarla bir arada yaşadığı geniş aile örneğine çok az rastlanıyor. Bu tip aileler istisna teşkil ediyor. Bu yüzden çoğu kişiye sadece yalnız yaşamak ya da yaşlılar yurduna gitmek seçeneği kalıyor. Hönscheid-Gross ve Arndt gibi çok sayıda yaşlı, ortak yaşam için yeni formüller arıyor.

Son zamanlarda Alman kentlerinde Bonn'daki "Amaryllis" ya da Freiburg‘daki Albert-Ria-Altenwohnheim gibi çok sayıda yeni konut projesi ortaya çıkıyor. Burada öğrenciler de uygun fiyatlara tek odalı daireleri kiralayabiliyor.

Devletin görevleri

Almanya'daki demografik değişim ülkede ileride daha fazla yaşlı daha az çocuk yaşayacağını gösteriyor. Almanya AB'nin en yaşlı nüfusa sahip ülkesi. AB İstatistik Kurumu'nun 2013 temmuz ayına ait verilerine göre, ülkede insanların yüzde 20,6'sı 65 yaş üstü, sadece yüzde 13,2'si 14 yaş altındakilerden oluşuyor.

Nüfus yapısının değişmesi nedeniyle yaşlıların kirasını karşılayabileceği yeni konutlara daha fazla ihtiyaç duyuluyor. Hönscheid-Gross, gelecekte “Amaryllis” gibi çok sayıda projenin daha fazla önem kazanacağı kanısında. Ancak bu konuda devlete de görev düştüğünü belirtiyor: “Devletin görevi, idari görev, bu tarz projeleri kolaylaştıracak gerekli şartları hazırlamak olmalıdır.“

Ancak Hönscheid-Gross, nüfus yapısını dikkate alan konut projelerin devlet değil özel inisiyatifle uygulamaya konulması gerektiğini ifade ediyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Anna Peters / Başak Sezen

Editör: Ahmet Günaltay