1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

ABD-Küba hattında zorlu süreç

Beklan Kulaksizoglu22 Ocak 2015

ABD ile Küba arasında elli yılı aşkın bir süredir dondurulmuş olan ilişkilerde yeni bir döneme giriliyor. Küba açılımında Washington yönetimi hızla adımlar atarken Havana'da ise daha temkinli bir yaklaşım dikkat çekiyor.

https://p.dw.com/p/1EP9n
Fotoğraf: picture-alliance/AP Photo/Franklin Reyes

ABD ile Küba arasında elli yılı aşkın bir süredir dondurulmuş olan ilişkilerde yeni bir döneme giriliyor. ABD Başkanı Barack Obama'nın Aralık ayında dünyaya ilan ettiği Küba açılımında Washington yönetimi hızla adımlar atıyor. Havana'da ise daha temkinli bir yaklaşım dikkat çekiyor.

Amerika kıtasında komünizm ile kapitalizm arasındaki savaşın sembolü haline gelen ABD-Küba anlaşmazlığında buzlar erimeye başlıyor. ABD Başkanı Barack Obama, İspanyolca „Hepimiz Amerikalıyız“ sözleriyle Küba ile 50 yılı aşkın bir süredir dondurulmuş olan ilişkileri yeniden başlatma müjdesi vermişti.

Obama Aralık ayında yaptığı açıklamada Küba açılımını dünyayla paylaşıyor, Washington'ın on yıllardır izlediği Küba politikasının bir şey getirmediğini, Amerikan çıkarlarına hizmet etmediğini ve artık sona erdiğini ilan ediyordu.

USA lockern Kuba-Embargo
Fotoğraf: picture-alliance/AP Photo/Carolyn Kaster

Farklı beklentiler

Washington ve Havana diplomatik ilişkileri yeniden başlatarak normalleşme sürecine girmeyi hedefliyor. Ancak yeni dönemden iki tarafın farklı beklentileri var. Amerikan yönetiminden farklı olarak Küba hükümeti yüksek beklentiler içine girilmemesi mesajı veriyor. Küba Dışişleri Bakanlığı'nın, „ABD ile ilişkileri normalleştirmiyor, diplomatik ilişkileri başlatıyoruz. Normalleşme uzun zaman alacak bir süreç“ şeklindeki açıklaması, bu yaklaşımı özetler nitelikte.

Castro hükümeti müzakere masasına çetin taleplerle gidiyor. Küba'nın, İran, Sudan ve Suriye gibi ülkelerin yer aldığı terörist devletler listesinden çıkarılması, Amerikan Guantanamo esir kampının kapatılması, ticaret ambargosunun kaldırılması, Havana'nın kontrolündeki Kübalı sivil toplum örgütlerinin tanınması, ABD'deki Kübalı mültecilere tanınan ayrıcalıkların kaldırılması gibi.

ABD ise Amerikalı diplomatların Küba'da serbestçe hareket edebilmesi, Kübalıların Amerikan Büyükelçiliği'ne özgürce girip çıkabilmesi gibi konularda ısrarlı. Amerikan müzakere heyeti başkanı, Dışişleri Bakanlığı müsteşarlarından Roberta Jackson ayrıca ABD’de çeşitli suçlardan hüküm giymiş yaklaşık 34 bin Kübalının Küba'ya gönderilmesi için çalışıyor. Havana'dan, Küba'ya iltica etmiş Amerikalı mültecileri Washington'a iade etmesi de isteniyor.

Kuba Freigelassene Dissidenten mit Fahne 11.01.2015
Fotoğraf: Reuters/Stringer

Washington'dan hızlı adımlar

Başkan Obama Küba açılımı konusunda aceleci. Sürecin bir an önce ilerlemesini istiyor. ABD Maliye Bakanlığı 15 Ocak'ta, Küba'ya yaptırımların yumuşatılmasına yönelik önemli önlemleri karara bağladı. ABD'de yaşayan Kübalıların Küba'daki akrabalarına havale edebilecekleri para miktarı 2 binden 8 bin dolara çıkarıldı. İnsani yardım projeleri için üst sınır da kaldırıldı.

Ayrıca Amerikan havayolu şirketleri artık Küba’ya uçuşlar yapabilecek ve Amerikan vatandaşı müşteriler kredi kartıyla ödemede bulunabilecek. Amerikan şirketleri de telekomünikasyon ağını genişletmek için yatırımlar yapabilecek.

Sürgündeki Kübalılar açılımı destekliyor

ABD'de yaşayan yaklaşık iki milyon Kübalı arasında Obama'nın yeni Küba açılımına destek de artıyor. Florida Uluslararası Üniversitesi'ne bağlı Küba Araştırmalar Enstitüsü'nün anketine göre Amerikalı Kübalıların yüzde 52'si ambargonun kaldırılmasından yana. 18-29 yaş grubunda ise bu oran yüzde 62'ye yükseliyor.

Seyahat ve dolar transferinin kolaylaştırılmasını destekleyenlerin oranı ise yüzde 70. Ankete katılanların yüzde 69'u diplomatik ilişkilerin başlatılmasını savunuyor, genç Kübalılarda bu oran yüzde 90'a yükseliyor. Sürgündeki Kübalıların büyük çoğunluğu, Küba'nın terörist devletler listesinden çıkarılmasına ise karşı çıkıyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Astrid Prange