1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basınından özetler

4 Aralık 2014

Alman gazetelerinin ağırlık verdiği konular ABD'de siyahileri öldüren iki polisin yargılanmama kararı nedeniyle düzenlenen protestolar ve Rusya Devlet Başkanı Putin'in Batı'ya mesajlar verdiği ulusa sesleniş konuşması.

https://p.dw.com/p/1DzT9
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

05.12.2014 - Alman basınından özetler

ABD'de Ferguson'la başlayan ırkçılık tartışmaları büyüyor. Kaçak sigara satan siyahiyi boğazını sıkarak öldüren beyaz polis hakkında takipsizlik kararı alınması, New York'lular tarafından protesto edildi. Frankfurter Rundschau konuyu şöyle yorumluyor:

"Ferguson ve New York'ta siyahileri vuran polislerin yargılanıp yargılanmayacağı kararı Büyük Jüri'ye bırakıldı. Bu bir bakıma ön mahkeme. Büyük Jüri'nin üyeleri kamuoyuna açık olmayan oturumlarda biraraya geliyor. Aldıkları kararların nasıl ortaya çıktığı ise belli değil. Bir kanaate varılabilmesi için davalı ve savunmanın kamuya açık bir ortamda kozlarını paylaşması, tamamen devre dışı kalıyor. Bu şeffaf değil ve dünyanın en eski parlamenter demokrasisinin hukuk sistemine şüphe duyulmasına neden oluyor. Büyük Jüri vasıtasıyla komşular arasındaki anlaşmazlıklar çözümlenebilir. Ancak ırkçılıktan doğan polis şiddeti hakkında, doğru düzgün mahkemeler karar vermeli."

Berlin'de yayımlanan Der Tagesspiegel Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ulusa sesleniş konuşmasında Kırım'da kalmaya devam edeceklerinin sinyalini vererek, 'Ukrayna'daki trajedi'den Batı'yı sorumlu tutmasını yorumluyor:

"Rusya Devlet Başkanı Putin'in ulusa sesleniş konuşması, Rusya'nın şiddet yolundan sapmak istemediğini ispatladı. Putin'in Kırım'ın Rusya açısından dini anlamını abartarak, Kudüs'teki Tapınak Tepesi'nin Müslümanlar ve Yahudiler için taşıdığı önemle eşit hale getirmesi, Rusya'nın Karadeniz'deki yarımadada iktidarı ele geçirme çabalarından geri dönmeyeceğini göstermiş oldu. Bu cümlelerin arkasından Putin imaj kaybına uğramadan uluslararası anlaşmalara dönemez. Peki, Ruslara verilen bu mesajda ülkenin kaybettiklerinin dikkate alınmadığı bu politikanın yumuşatılacağı yönünde bir işaret var mıydı? Kesinlikle hayır."

Münih merkezli Süddeutsche Zeitung da aynı konuyla ilgili yorumunda eleştirel:

"Devlet Başkanı Ruble'nin düşüşünün tıpkı İslamcı teröristler gibi durdurulacağı sözünü verdi. Putin Ruble'ye karşı kimin spekülasyon yaptığının bilindiğini ve ona karşı harekete geçilmesinin yolları olduğunu söyledi. Peki ama bu gizli silah ne? Rusya için bundan çok daha iyisi, gerçekleri görmek olur. Putin Kırım'ın ilhak edilmesi ve sürekli tehdit açıklamalarıyla zaten zor olan durumu daha da sertleştirdi. Bu etki Putin'in konuşması sırasında Ruble kurundaki değişiklikte de görülüyordu: Devlet Başkanı en büyük alkışı ilk 15 dakikada yani Ukrayna politikasını haklı çıkarmaya çalıştığı ve Batı ile karşı karşıya geleceği sözünü verdiğinde aldı. Ancak Ruble'nin perşembe günü en büyük kaybını yaşamasının nedeni de bu 15 dakikaydı."

Konuyla ilgili aktaracağımız son yorum Märkische Oderzeitung'dan:

"Avrupalılar'ın geçen yıl yaptırımların yanı sıra Rusya'yla köprü kurma girişiminde bulunmadığı doğru değil. Hatta şu sıralar Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı üzerinden bu yeniden deneniyor. Çünkü ekonomik olarak zayıflamaya devam eden Rusya siyasi açıdan daha da tehlikeli hale geliyor. Sorun Putin'in bugüne dek kurulmaya çalışılan bu köprülerin hiçbirine çıkmaması."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu